Samanyolu Galaksimizde Astronomlar ilk defa Radyo sinyalleri yayan bir gök cismi tespit ettiler.
Bazı yıldız türlerinin hızlı radyo patlamaları yaptığının tespiti 2007 yılında tespit edilmişti. Ancak bu bizim galaksimiz için bir ilk. Hızlı radyo patlamaları yapan ve aynı zamanda bu tip yıldızlara “Magnetar” denmektedir. Aslında bu tabiri de sizler gibi ben de ilk defa öğrenmiş bulunuyorum. Bu köşeden – aslında bir köşe değil tabi – yani kendi web sitemizden sizler ve gençler için sıklıkla bilim haberleri sunacağım. Bir ayrıntıyı sizinle paylaşmadan edemeyeceğim magnetar aynı zamanda bir nevi nötron yıldızıdır.
Şimdi sizinle bir nötron yıldızının öz kütlesini paylaşmak istiyorum.9.sınıfta Madde ve Özellikleri konusunda öğrencilerimizle bu değeri paylaşmayı ne dersiniz?
Sıkı durun özkütle d > 1×1014 g/cm3 değerinde olabiliyor. Yani 100 milyon ton/cm3
Gelelim konumuza
Radyo patlamaları esnasında 1 saniyeden daha küçük zaman dilimlerinde ve güneşten 100 milyon kez daha güçlü ışımalar olmaktadır.
Daha önce tespit edilen radyo patlamaların geldikleri noktalar uzaklıkları dolayısıyla gökbilimcilere net sonuçlar vermiyordu. Ancak MIT, McGill Üniversitesi, British Columbia Üniversitesi, Toronto Üniversitesi, Çevre Teorik Fizik Enstitüsü ve diğer yerlerdeki gökbilimciler, ilk kez galaksimizde hızlı radyo patlamaları gözlemlediklerini bildirmişlerdir.
Bu keşif gerçekten heyecan verici. Araştırma ekibi yakınlıktan ve gözlemsel yeterlilikten dolayı artık magnetarların hızlı radyo patlamaları yaptıklarının kanıtlarına ulaştıklarını açıkladılar. Evrenimizin yarısından gelebilecek kadar büyük patlamalar olduğu da ayrı tespit edilmiştir.
Peki bu radyo sinyalleri nasıl toplantı şimdi bu konuya değinelim. Kanada’nın British Columbia bölgesinde bulunan CHIME Radyo Teleskopu bu keşifte kullanılmıştır. Araştırmanın sonuçları dünyaca ünlü Nature dergisinde de yayınlanmıştır.
CHIME Radyo Teleskopu devasa büyüklükte olan bir radyo teleskopudur. Sinyaller binden fazla antene odaklanmaktadır. Bu antenler elektromanyetik ışımanın radyo bandına karşılık gelen aralıkta ki sinyalleri izlemektedir. Yapılan gözlemler sonunda radyo sinyallerinin dünyamızdan 30 bin ışık yılı uzaktan gelen sinyaller olduğu tespit edildi. Gökbilimciler gelen sinyallerin bölgesinin koordinatlarını için SGR 1935 + 2154 olarak etiketlediler.
Patlamaların isimlerine aynı zamanda müzikte de kullanılan İtalyanca bir terim olan Staccato (kesik kesik) patlamaları adı verilmektedir.
Gözlemevinde yapılan bir dizi komplike enstrümantantasyon ve kalibrasyon çalışmaları sonucunda keşfedilen yeni keşfin diğer magnetarlardan 3 bin kat daha parlak olduğu sonucuna ulaştılar.
Magnetarların hızlı radyo patlamaları üretebildikleri gösterildiğine göre, kilit soru bunu nasıl yaptıkları?
Bilim adamları hızlı radyo patlamalarının evrende tam olarak nasıl üretildiğinden ve özellikle magnetarların bunları nasıl üretebileceğinden emin değiller.
Evrendeki radyo emisyonlarının çoğu, rasgele hareket eden yüksek enerjili elektronlardan oluşan bir gazın manyetik alanlarla radyo frekanslarında enerji yayan bir şekilde etkileşime girdiği senkrotron radyasyonu olarak bilinen bir süreç yoluyla üretildiği idi.
Radyo dalgaları genellikle bu şekilde süper kütleli kara delikler, süpernova kalıntıları ve galaksilerdeki sıcak gaz tarafından üretilir.
Ancak fizikçiler, magnetarların tamamen farklı bir süreç yoluyla radyo dalgaları oluşturabileceğinden şüpheleniyorlar; elektronlar, manyetik bir alanla rastgele etkileşime girmek yerine bunu toplu halde yapıyorlar.
Bunu elektronları aynı yönde bir tel aracılığıyla yönlendirerek Dünya’da radyo dalgaları oluşturmamıza benzetebiliriz.
Çalışmaları yapan Masui, “Böyle bir sürecin, uzayda akan bazı tutarlı akımların gördüğümüz bu radyo emisyonuna neden olduğunu düşünüyoruz” diyor. “Bunun magnetarlarda veya pulsarlarda astrofiziksel olarak nasıl gerçekleştiğinin mekaniği tam olarak anlaşılmadı.”
Masui “İlginç şeyler yapıyor ve bunların ne anlama geldiğini bir araya getirmeye çalışıyoruz” diyor.
“Gözlerimizi diğer magnetarlara açtık, ancak şimdi önemli olan bu tek kaynağı incelemek ve FRB’lerin nasıl yapıldığına dair bize ne söylediğini görmek için gerçekten detaya inmek.”
Yani bilimin ilerlemesinin sonu olmadığının bir farklı göstergesi de bu yeni keşiftir.
Hasan Ongan – Fizik Öğretmeni
MIT Haber Bürosundan derlenmiştir.
https://news.mit.edu/2020/ultrabright-radio-flashes-detection-1104
İlk yorum yapan olun